Son dönemde tek gündem konumuz COVID-19 oldu. Ve bir çok kişi panik ile sağlığı için birşeyler yapma telaşına düştü.. Hatırlatmak isterim ki bu virüs yeni. Bu nedenle hala araştırmaların erken aşamalarındayız; üstelik çıkan yayınlar da küçük ölçekli olduğu için elimizde çok net bilgiler yok.
Bu nedenle de “Bilmiyoruz” aslında en doğru yanıt. Sadece benzer durumlarda küçük ölçekli de olsa yapılan çalışmaları göz önüne alarak öngörülerde bulunabiliyoruz.
Ben sizlerle bu seride Oxford Üniversitesi’nin şu ana kadar mürver ile ilgili yapılan tüm çalışmaları inceleyen en geniş kapsamlı araştırma ve tez çalışmasından ve diğer yaptığım literatür taramalarından özet bilgiler paylaşmaya çalışacağım.
Bu çalışma Eylül 2018’de ‘Elderberry is anti-bacterial, anti-viral and modulates the immune system: anti-bacterial, anti-viral and immunomodulatory non-clinical (in-vitro) effects of elderberry fruit and flowers (Sambucus nigra): a systematic review ’ (Mürver anti-bakteriyel, anti-viral ve immünomodülatördür: mürver meyveleri ve çiçeklerinin (Sambucus nigra) anti-bakteriyel, anti-viral ve immünomodülatör klinik olmayan (in-vitro) etkileri: sistematik bir derleme ) başlıklı tez çalışması ve Ocak 2020’de güncellenerek yeniden yayınlandı.
Sambucus ailesinin yaygın olarak mürver olarak adlandırılan birkaç türü vardır . Genel olarak “mürver” terimi Sambucus nigra ifade etmektedir. Bu bitki tıbbi olarak en fazla viral enfeksiyondan korunmada ve anemi (kansızlık)de demir takviyesi olarak tercih ediliyor.
Kullnımı M.Ö. beşinci yüzyıla kadar dayanıyor. Hatta Hipokrat’ın Mürveri ‘İLAÇ SANDIĞI’ olarak adlandırdığı söyleniyor. Bazı insanlar da mürverleri ‘DOĞANIN GRİP AŞISI’ olarak adlandırır.
Mürver ekstresinde antosiyanin, A ve C vitamini, kalsiyum ,demir ve B6 vitamini., steroller, tanenler ve uçucu yağlar ve flavonoidlerin birçoğu bulunur. Tüm meyveler arasında en çok antosiyanin içeriği mürverdedir. Doğal antosiyaninlerin bakterilere ve virüslere bağlandığı ve onların hücreye girme çoğalma özelliklerini bozup zararsız hale getirdiği düşünülmektedir.
Mürverin nozokomiyal patojenler (hastane kaynaklı ) bulunanlar da dahil olmak üzere birçok mikroorganizmaya karşı etki gösterdiğine dair yayınlar vardır.. Ör: MRSA; HIV; Mycoplasma; IBV koronavirüsü (infektif bronşit yapan zarflı bir virüs) ve influenza (üstelik üzerine eklenen bakteriyel süper enfeksiyonlarda da etkili bulunmuş).
Kanıtlar, bir virüsün ekstrakt tarafından inhibisyonunun replikasyon sırasında erken bir noktada ortaya çıkabileceğini göstermektedir. Yani hastalanmadan bu takviyeyi almak hastalığın şiddetini ve süresini azaltmaya yardımcı oluyor. Çünkü içeriğindeki maddeler ile hem virüsün bağlanmasını hem de konakçı hücrelere (insan hücrelerine) girişten sorumlu anahtar viral proteinleri bloke edebilir. Hastalandıktan virüs çoğalmaya başladıktan sonra yeterince etki sağlamadığı düşünülmektedir.
S nigra’nın immünomodülatör (bağışıklığı organize edici) etkileri araştırılmış ve bağışıklık yetersizliği olan sistemleri uyardığı bağışıklık sistemini güçlendirdiği gösterilmiştir.
Mürver, birçok mikroorganizmayı inhibe eder ve genellikle güvenli görünür.
Peki o zaman neden kullanım ile ilgili kafamız karışıyor?
Bazı insanlar mürverin sitokin fırtınası riskini artırdığını iddia ediyor.
Öncelikle sitokin ne ona bakalım Vücut bu proteinleri enfeksiyona yanıt olarak serbest bırakır. Bu proteinler bağışıklık sistemi hücrelerinin enfeksiyon bölgesine alınmasını sağlar böylece vücud hastalığa neden olan patojenlerle savaşmaya başlar.
Sitokin fırtınası olarak adlandırılan Sitokin Salım Sendromu (CRS), vücut tarafından enflamatuar mediatörlerin tehlikeli bir şekilde fazla salınmasıdır. Bazı kaynaklar COVID-19 ile sitokin fırtınası riskinin arttığını iddia etmektedir. Teorik olarak, eğer bu doğruysa, mürver, Coronavirus sırasında potansiyel olarak ölümcül sitokin fırtınası riskini artırabileceği iddia edilmektedir.
Çoğu zaman, sağlıklı insanlar için endişelenecek bir şey yoktur. Sitokin fırtınası kanser-HIV _organ nakli gibi nedenler ile yoğun bağışıklık tedavisi gören veya kronik otoimmün bozukluğu olanlar için risk teşkil edebilir.
Teoride, olasılık vardır, çünkü mürver sitokin üretimini uyarır. Bununla birlikte, mürverden kaynaklanan veya etkilenen belgelenmiş bir sitokin fırtınası vakası bulunmamaktadır.
COVID-19 yeni olduğu için bağışıklık sistemlerimiz virüsü tanımıyor veya onun için herhangi bir antikorumuz yok. Virüs akciğer dokusunu hedef alıyor, bu nedenle bağışıklık sistemi virüsü öldürmek için akciğerlere bağışıklık hücreleri gönderiyor. Akciğer dokusuna IL-6 başta olmak üzere sitokinler gidiyor ve orada doğal bir inflamatuar yanıta neden oluyor. Coronavirüs enfeksiyonun da solunum güçlüğünün yaygın olmasını da o bölgedeki savaş ile açıklanıyor..
Mürver özütünün bağışıklık sistemi üzerindeki araştırmalarında, ilk deneyler bunun bir sitokin fırtınasına neden olabileceğini düşündürdü. Ancak daha sonra aynı ekip tarafından yapılan deneyler bu bulguyu doğrulamadı hatta mürverin antimikrobiyal ve bağışıklık arttırıcı etkiler gösterebileceği ve aslında bir sitokin fırtınasını azaltabileceği yönünde görüşbildirdi…
Oxford Üniversitesi yayınında Mürverin antiviral etkileri dışında;
– oksidatif strese karşı koyduğu;
-kan basıncı üzerinde yararlı etkilerin olduğu;
-kan şekerini düşürdüğü;
– bağışıklık sistemini düzenlediği;
-tümör oluşumunu azalttığı;
– glutatyon da dahil olmak üzere antioksidan aktiviteyi arttırdığı
– hatta ürik asit seviyeleri azalttığı da yayınlarda vurgulanmaktadır.
Peki bu durumda ne yapmalıyız? Kullanalım mı? Kullanmayalım mı? Ben aslında her tür destek ürününün kişiyi iyi bilen değerlendiren bir hekim tarafından önerilmesi ve sürecinde takip edilmesi gerektiğini savunuyorum. Buradaki bilgiler sadece bilgilendirme amaçlıdır. Lütfen buraya kullanalım mı kullanmayalım mı hangi dozda ne kadar kullanalım gibi sorular yazmayın… Bu yaklaşım herşeyden önce sizin sağlığınız için zararlı!! Bu ürünün gerçekten güzel etkileri var ancak COVİD19’da zararlı olabileceği yönünde görüşler de var.
COVİD-19 gündemde olduğu için sağlıklı bireyler virüslerden korunmak, immun sistemi güçlü tutmak ve antioksidan kapasiteyi arttırmak için hekim kontrolünde kullanabilirler ve ağır enfeksiyon bulguları-corona virüs şüphesi ile solunum şikayetleri başlarsa ara vermeleri gerekebilir.